Kitap adı: Hayat Değiştiren Bilgelik Hikâyeleri
Yazar adı: Cengiz Erşahin
Orijinal adı: Hayat Değiştiren Bilgelik Hikâyeleri
Ülke: Türkiye
Özgün dili: Türkçe
Anadilinde 1. Baskı: 2009
Okuduğum baskı: Tutku Yayınevi, 51. Baskı, 2012
Kıssadan hisse tadında birçok hikâyenin derlenmesiyle ortaya çıkmış güzel bir kitap, Hayat Değiştiren Bilgelik Öyküleri. Hikâyelerin aslı basit diyebiliriz, bu açıdan dinlendirici de bu kaynak fakat daha da önemlisi bu kitabı sırf rahatlamak için değil her öyküden ders çıkarmak için okumamız gerektiği olmalı. Çalışmanın, gayretin önemi, sevmenin değeri, gençliğin sahip olduğu kıymetli zaman ve yaşlılığın getirisi olan tecrübe mirası, en önemlisi de bu dünyada hem akıp giden ömrümüzü boşa harcamadan, yılmadan üretmek için mücadele etmemiz gerektiğini, bunu yaparken ise sevgiden, sevdiklerimizden vazgeçmenin pek de lüzumu olmadığını anlatan pek çok sayıda hikâye barındırıyor bu kitap. Önemli olan, okuduğumuz satırların ardındaki anlamı bulup çıkartmakta, balık suda yüzüyor diye bizim de boğulmamıza gerek yok, onun yerine biz de hayatta koşmalıyız demek ki desek kâfi...
Okunmasını tavsiye edeceğim, satır ardı anlamlar yakalanırsa ruhumuz, değerlerimiz, insan ilişkilerimiz ve hayat amaçlarımız yolundaki maratonumuz için sağlam bir destekleyici olacağına inandığım bu güzel kitap bir yandan da başucu kaynağı özelliği barındırıyor bence ki ben, okuyucusu olmaktan dolayı memnun etti, kitabın içindeki her bir kısa hikâye. Kısacası dinlendirirken gözümüzü açacak sayfalar, basit ama güzel kısa öyküler...Öte yandan Tutku Yayınevi’nin bu tarz, günlük hayatımızda faydasını göreceğimiz, kitaplar basma eğiliminde olmasına olumlu bakan bir okuyucu olarak hem dinlendiren, hem düşündüren öykülerin derlendiği başka kitaplarının da mevcut olduğunu söylememde fayda var; yine de bu yayınevine ait kitaplarda genel olarak bir dil bilgisi hatalı basım hâli bulunduğunu maalesef her seferinde hissediyorum.
“Yalnız planlarının değil, başarılarının da tadını çıkarmaya çalış. İşinle ne kadar küçük olursa olsun ilgilen; hayattaki tek dayanağın odur. Seveceğin bir işi seçersen yaşamında bir an bile çalışmış ve yorulmuş olmazsın. İşini öyle seveceksin ki, başarıların bedenini ve yüreğini güçlendirirken, verdiklerinle de yepyeni hayatlar başlatmış olacaksın. Olduğun gibi görün ve göründüğün gibi ol. Sevmediğin zaman sever gibi yapma. “ (Erşahin 2012: Bir Mabed Duvarından Alıntılar, 25)
Aşağıya bu kitabın içindeki onlarca hikâyeden birine dair öğütler bırakıyorum, belki de benim için en güzellerini. Senin için en güzelini de okuyunca sen seç, iyi okumalar...
BİR ANNEDEN ÖĞÜTLER
· Bundan 20 yıl sonra, yaptıkların değil, yapamadıkların için üzüleceksin. Dolayısıyla halatları çöz. Güvenli limandan uzaklara yelken aç. Rüzgarı yakala, araştır, düşle, keşfet.
· Bilimde ve güzel sanatlarda en üstün başarılar, tek başlarına çalışan kişiler tarafından elde edilmiştir. Hiçbir parkta bir kurul için dikilmiş bir anıt yoktur.
· Yapabileceğin kadar söz ver. Sonra söz verdiğinden daha fazlasını yap.
· “Tarihte en etkili 100 kişi” adlı kitabı okudum. Onların hepsiyle ortak olduğumuz tek şeyin zaman olduğunu hayretle gördüm.
· Kimi zaman içindeki o sessiz sese uzmanlardan daha fazla güven.
· Öteki insanlardan daha akıllı ol. Yalnız bunu onlara söyleme!
(Erşahin 2012: Bir Anneden Öğütler, 87)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder